Kabataş’ta 20 yıl…

Köklü okulları farklılaştıran gelenekleridir. Bu geleneklerin başında; arkadaş bağlılıkları, aynı mekanlarda yaşanmışlıklar ve yıllar boyu değişmeden günümüze kadar ulaşan ritüeller gelir. Okulun her mezunu kendi hikayesini anlatırken aslında sadece kendisini anlatmaz, aynı zamanda hikayelerde var olan diğer kahramanları da anlatır. Bu kahramanlar bazen sıra arkadaşımızdır, bazen de derslerimize giren öğretmenlerimiz.

Biz öğrenciler, okul hayatında yaşadığımız bu eşsiz duyguları birkaç sene tadar ve mezun olurken; öğretmenler, idareciler, okul çalışanları ise çoğunlukla bizlerin okulda geçirdiği sürenin kat be kat fazlasını yaşadıklarından, dağarcıklarında çok daha fazla anı biriktirirler.

Okulları unutulmaz kılan bir diğer etken de, her biri şüphesiz “nev’i şahsına münhasır” hocalarımızdır. Tabii, çocuk denilebilecek yaşımızdaki algılarımızla keşfettiğimiz hocalarımız.

Kabataş Erkek Lisesi’nin asırlık geçmişindeki okul müdürlerine baktığımızda her birini önemli birer değer olarak görüyoruz. Ama tarih, bazılarını görev dönemlerindeki katkılarıyla daha bir ön plana çıkarıyor. Biz de Kırmızı-Siyah Grubu olarak alçak gönüllülüğü, çalışkanlığı ve Kabataş’a emsalsiz katkılarıyla, gerçek bir Cumhuriyet aşığı olan Korel Haksun’u misafir ettik.

1985-2005 yılları arasında 20 yıl boyunca Kabataş Erkek Lisesi’nde Okul Müdürlüğü ve Tarih Öğretmenliği yapan Korel Haksun hocamızla sohbet eder gibi konuştuk, bu sohbet sayesinde birçok şeyi öğrendik, yeniden hatırladık.

Korel Haksun’un o dönemdeki vizyoner kişiliği ve çabaları sayesinde Kabataş’ın nasıl bir üst lige çıktığını anlamış olduk. Bu röportajı izleyerek, 1980’li yıllarda Pertevniyal, Vefa, Haydarpaşa gibi köklü okullar ile anılan Kabataş’ın, doğru zamanda doğru kişileri bir ülkü etrafında birleştirerek Galatasaray ve İstanbul Erkek Liseleri’yle bir üst ligde anılmasında Korel Haksun’un çalışmalarının ne denli etkili olduğunu gördük.

İzleyeceğiniz bu röportaj sonunda, Korel Haksun hocamızın müdürlük yaptığı dönemde vakıf, arazi, binalar ve cemiyet birliği sağlanması gibi başarıların temelinde iyi bir insan yetiştirmeye odaklı bir eğitimcinin bakışını fark edeceksiniz. Kabataş’ın var olan ama yeterince kullanılmayan potansiyelini nasıl açığa çıkardığını ve tüm bu iletişimin odağında olmasına rağmen geride kalmayı tercih etmesindeki alçak gönüllülüğü göreceksiniz.

20 yıllık bir eğitimci ve idarecinin Kabataş’a olan katkılarını bir saat sürede anlatmak olanak dışı olsa da, bu süre içerisinde Korel Hocamızın bir çok konuya değinmesine çalıştık.

Bu Kırmızı Siyah röportajıyla, Kabataş için elini taşın altına koyan onlarca büyüğümüzü değerli hocamızın anmasına aracı olmaya çalışırken aynı zamanda Kabataş’ın sözlü tarihine de not düşmüş olduk.

İyi seyirler…

 

 

 

CEVAP YAZIN